ATATÜRK İLKELERİ
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin gelişimi ve kalkınması için birtakım adımlar atmıştır. Bu adımlardan en önemlisi hiç kuşkusuz ki ilkeler olarak değerlendirilmektedir. Toplamda 6 ayrı ilke olup her bir ilke farklı bir özelliği ve durumu ifade ederken kendi aralarında da güçlü bir etkileşim hali vardır. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve İnkılapçılık ilkeleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu devlet içerisinde yaşamış, yaşayan ve yaşayacak olan her birey için değerli bir maden niteliğindedir. Bu 6 temel ilke her vatandaş tarafından eksiksiz ve doğru bir şekilde bilinmeli ve bu anlayış ile hareket edilmelidir. Sizler için 6 ilkeyi tek tek ele alıp açıklıyoruz.
1) CUMHURİYETÇİLİK
Cumhuriyet’in kelime anlamı, egemenliğin halkta olduğu devlet yönetimi şeklinde ifade edilmektedir. Buna paralel olarak Cumhuriyet, demokrasinin önemli bir uygulama şekli olup halkın bizzat kendi kendini yöneterek yönetimde söz sahibi olduğu rejim olarak da tanımlanmaktadır. Cumhuriyetçilik kavramının anlamı ise devlet yönetiminde cumhuriyetin bulunup bu şekilde yönetimin işlemesi demektir.
Cumhuriyetçilik İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
2) MİLLİYETÇİLİK
Atatürk’e göre millet kavramının tanımı, geçmişin herhangi bir döneminde bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, olası gelecekte de bir arada yaşama inancında ve de kararında olan, üzerinde bulunduğu aynı vatana sahip, aralarında dil, kültür ve çeşitli duygu birliği olan insanlar topluluğu olarak yapmaktadır. Atatürk’ün tanımladığı milliyetçilik kavramı ise herhangi bir din ve ırk ayrımı gözetmeksizin, ulus tanımını ırktan ziyade vatandaşlık ve üst kimlik değerlerine dayandırmış olan sivil milliyetçi bir vatanperverlik anlayışı olduğunu görebilmekteyiz.
Milliyetçilik İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
3) HALKÇILIK
Halkçılık ilkesi, hemen her şeyden önce “halkın halk tarafından sadece halk için idaresi” anlamına gelmekte olan ilerici ve batılı gerçek bir demokrasinin gerçekleşip bu şekilde de yerleşmesi amacına yönelmiştir. Bu ilkeye göre devlet, vatandaşın refah ve mutluluğunu en temel amaçlarından biri olarak görmekte olup bu doğrultuda hareket etmektedir. Halkçılık ilkesine göre, hiçbir kimse başkalarına karşı herhangi bir dinsel, dilsel, ırksal ya da mezhepsel açılardan üstünlük sağlayamamaktadır. Bu bağlam itibari ile herkes kanun önünde kesinlikle eşittir.
Halkçılık İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
4) DEVLETÇİLİK
Devletçilik anlayışı ülkedeki ekonomi ile yakından ilişkilidir. Devletçilik, ülkenin genel bazda ekonomik faaliyetlerinin gerektiği ölçüler ve biçimlerde düzenlenmesini sağlayarak devletin ulusal çıkarlarını korumayı hedeflemektedir. Atatürk’ün devletçilik ilkesi, Türk toplumunun hedeflediği yani ulaşmak istediği çağdaş, gelişmiş ve modern bir düzen için gerek duyulan ekonominin olabildiğince güçlendirilmesi ve ulusallaştırılması olarak görülmektedir. Devletçilik ilkesi ayrıca Atatürk’ün adlandırdığı tanıma göre ılımlı bir devletçiliktir.
Devletçilik İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
5) LAİKLİK
Laiklik, devletin vatandaşları ile olan her türlü ilişkilerinde birtakım inançlara göre ayrım yapmamasıdır. Bu sayede toplumda baskın olan inanç ve bu inanca uymayan kişiler arasında herhangi bir ayrım da söz konusu olmamaktadır. Din, kişinin özel yaşamının bir parçası olarak görülürken Laiklik ise din ve devlet işlerinin birbirinden tam olarak ayrılması olarak tanımlanmaktadır.
Laiklik İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
6) İNKILAPÇILIK
İnkılapçılık ilkesi diğer bir adı ile devrimcilik, Türk ulusunun çağdaşlaşması yolunda yapılan Atatürk Devrimleri’nin içselleştirilip benimsenmesi, geliştirilmesi ve her türlü tehlikelere karşı korunması olarak ifade edilmektedir. Bu ilke, seçkinciliği ve bu grubu açıkça yadsıyan, halk ile bütünleşmeye ve dolayısıyla demokratik yöntemlere de büyük önem veren Türk milliyetçisi bir zihniyet yapısı ile devrimcilik anlayışını barındırmaktadır. Toplumlar, bu zihniyet yapısı ile gelişip ilerleyebilirler. Aksi halde zaman içerisinde yok olmaya mahkumdurlar.
İnkılapçılık İlkesi için hazıladığımız daha detaylı yazımızı okumak için tıklayın.
Kaynakça
Türk Tarih Kurumu: Belleten Dergisi, Kasım 1988, Cilt LII, Sayı 204, Sayfa 810-824 / Yücel, Prof. Dr. Yaşar: Atatürk İlkeleri.